Beyinde görülen anevrizmalar genelde beynin atardamar ağının çatallaşma noktalarında oluşan damar duvarının inceldiği ve bombeleştiği ve çoğu kese şeklindeki oluşumlardır. Sigara ve kokain kullanımı anevrizma oluşumuna neden olmakta yüksek tansiyon ise anevrizma’nın yırtılmasında (rüptür) önemli rol oynamaktadır.
Anevrizma duvarı yırtılması –anevrizma patlaması- acil bir olaydır ve beynin 2. ve 3. zarları arasında kanamaya (subaraknoid kanamaya) neden olur. Kanama bazen beyin dokusu içine ve beyin boşluklarına kadar da uzanabilir. Hastalar çok şiddetli bir baş ağrısı hissederler ve önemli bir kısmı koma tablosunda ya da şuur bulanıklığı ile hastaneye getirilirler. Acil olarak yapılan beyin tomografisi %95 vakada tanı koydurucudur; tomografide kanama görülmese bile hastanın bulguları kanamaya işaret ediyorsa iğneyle belden su almak (lomber ponksiyon) işlemi yapılır.
Anevrizmaların tedavisinde altın standart, mikrocerrahi yöntemlerle anevrizmanın boynundan kliplenmesi yani küçük bir mandalla kapatılması ve içine kan akımının kesilip kanama riskinin ortadan kaldırılmasıdır. Son yıllarda bazı anevrizmalarda kasık atardamarından girilerek endovasküler yöntemle içinin doldurulması (koillenmesi) tedavi seçeneği de ortaya çıkmıştır.
ArteryoVenöz Malformasyonlar (AVM) Beyin atardamar ve toplardamar ağının aralarında normalde bulunması gereken kılcal damar ağının eksikliğiyle ortaya çıkan karmaşık damar yumaklarıdır. Yüksek basınçlı atardamar kanının kılcal damarlarda basıncının düşürülmeden toplardamar ağına geçmesi nedeniyle AVM’ler kanamaya meyilli beyin damar oluşumlarıdır.
Kanama meydana geldiğinde ciddi hayati tehlike mevcuttur ve tedavi edilmeleri gereklidir. Tedavilerinde, AVM yumağının boyutu, beyin içindeki yerleşimi ve derin toplardamar ilişkisi belirleyicidir. Mikrocerrahi, endovasküler ve gamma knife tedavileri tek başına veya kombine edilerek kullanılabilirler.
Kavernomlar beyin dokusu içinde görülen basit damar yumakları olup, genelde daha düşük debili kanamalara neden olurlar. Kitle etkisine ve kanamaya (sızıntıya) bağlı bulgu veren olgularda boyutları genelde 10 mm ve üzeri olup tedavilerinde mikrocerrahi yöntemle ameliyat altın standarttır.